Kibirli ve Kendini Beğenmiş Quintus Honorius Capaneus

Zamanın birinde, dev çam ağaçlarının hakim olduğu sisli sıradağların eteğinde Quintus diye bir genç yaşarmış. Kendisi yaşamın çeşitli zorluklarına göğüs geren bir gençmiş kendisi. Kimi zaman kendisi ile büyük savaşlar içine girer kimi zaman karşısında maskeler takmış kötülerle mücadele edermiş. Bu kötü varlıkların başının iki yanında arşa kadar değecek uzun sivri boynuzları varmış. Yarısı insan diğer yarısı kocaman kapkara bir öküzmüş, efsanevi yaratık Sentor gibi.

Bir süre sonra genç Quintus ile baş edemeyen siyah örtülerin altındaki yaratıklar yeni bir yöntem keşfetmişler. Dünya karanlık bir çağa girmiş bu ahlaksızlıkla. Yavaş yavaş sisli sıradağların eteğinde yaşayanlar Quintus Honorius'tan soğumaya, ve hatta O'na düşmanlık beslemeye başlamışlar. Hiç bir dostu kalmamış.

Halk tarafınca adı şeytan kadar kibirli diye anılmaya başlanmış. İstediği şeyi elde edebilmek için hırsı ile gözü kör olur, kesin bir tavırla hedefine koşar adım gidermiş. Önünde ne varsa yıkar geçer, düşmanlarına aman vermezmiş. Sisli sıradağların eteğindeki tüm insanlar onun için sadece yenmeyi bekleyen bir akşam üzeri atıştırmalıklarımış!

Genç Quintus Honorius'un bu vahim hali Kraliçe Amalia tarafından duyulmuş. Bu kötü adam bir an önce durdurulmalı diye düşünmüş Kraliçe Amalia. Gerekirse prangalara vurulmalı, tüm diyarlarda ibret-i alem olması için at arkasında süründürülmeliymiş.

Askerler Quintus Honorius'u yakalayıp derhal Kraliçenin huzuruna çıkarmışlar. Hızlıca konsey toplanmış. Quintus savunmasını kapalı gözler ve duymayan kulaklara yapmış. Tüm konsey dikkatlice dinlemiş O'nu; lakin karar çabuk verilmiş.

Bu kibirli hali ona çok pahalıya mâl olmuş. Adına bir Capaneus eklenmiş ve öyle anılması buyrulmuş. "Ne kadar çelişkilerle dolu bir isim" demiş Quintus.

Kraliyet armasını ters şekilde kızgın demirle basmışlar alnına. Bu O'nun etiketi olmuş. Bir daha konuşamasın diye de dilini kesmişler kibiri ile insanları rencide edemesin diye. Sağ ayağını ondan almışlar hırsı ile iyi insanları alt edemesin diye.

Bu yapılanlar fazla gelmiş Quintus Honorius Capaneus'a. Bir gün seher vakti henüz sis dağın eteklerinden çekilmemişken kendi canını almış. Sentor'dan hallice yaratıklar elde ettikleri büyük zaferle şarkılar böğürerek uğurlamışlar O'nu.

Dünya mağrur  Quintus'suz biraz daha güzelmiş artık...

Kimseye Etmem Şikayet-https://www.youtube.com/watch?v=_A3T8lRrXgg

Yorumlar

  1. Güzel olmuş Eso, ama bunu seninle bir konuşalım, nasıl yazdın merak ettim :)

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Her İpucu Yeni Bir Kapı Aralar

LaVita E Bella-2

This is "America"